Attığımız her adımda bastığımız çamur
Doldu dertler kadehi çalan beste mahur
Ansızın bir gün gelir ecel seni bulur
İnkar etsen de yaradanı tek sığınağın O’dur
Ahı kalmaz kimsenin eden elbet bulur
En güvendiğin darağacında cellat olur
İçimde kararmışlar şiirime ışık olur
Mısraları harfler değil hislerim doldurur
Dünüm geçmek bilmedi yarınım gelmez sanki
Karıştı herkes bilmem kim bizden kim öteki
Sarhoşluğum duygularımdan sanma sebebi içki
Ben ayılsam ne olur çıkmış dünyanın çivisi
Bak bana gör nefessiz nasıl yaşıyor insan
Sahte keyfi solur her şeyi para pul sanan
Hakikate engel perdedir gözünü saran
Ya kan fani hazlara ya kutsal sınavı kazan
Sadece fotoğraflarda yaşar oldu mutluluğu insan
Gülümsemeler bile sahte hayatlar yalan dolan
Ev, araba, yat, kat bu mu hayattaki tek çaban
Nerden geldik ne olacağız sorgulamaz mı hiç kafan
Kafalar olmuş trilyon dişleri keskin çarkın
Plazalarda makamlar hep kuyu kazanların
Bir kaç godomanın cebinde hakkı milyonların
Adam edememiş Tanrım, ne peygamber ne kitabın
Ötekisi yoksa dünyanın ne önemi var kuralların
Öğretiler, kanunlar ve de kutsal kitapların
Tek şartı çıkar olmuş bu oyunu kazanmanın
Çığrından çıkmış insan adı kalmış vicdanın
Kimse görmez dersin ama her şeyi görür yaradan
Sesini duyan yok sanma ulaşır ona her duan
Kanmışsın yalan aleme maddiyattır tek tasan
Kimseye kar kalmadı, çıplak gitti her doğan
Ve açsak, yorgunsak, alkan içindeysek eğer
ve hâlâ şarabımızı vermek için üzüm gibi eziliyorsak
kabahat senin,
— demeğe de dilim varmıyor ama —
kabahatın çoğu senin, canım kardeşim!